Prof. Dr. Umay Günay
Bütün dünya edebiyatlarında olduğu gibi Türk Edebiyatının da ilk örnekleri
destanlardır. Türk edebiyat geleneği içinde "destan" terimi birden
fazla nazım şekli ve türü için kullanılmış ve kullanılmaktadır.Eski Türk Edebiyatı
nazım şekillerinden mesnevilerin bir bölümü ve manzum hikâyeler, Anonim
edebiyatta ve Âşık edebiyatında koşma veya mâni dörtlükleri ile yazılan veya
söylenen ferdî, sosyal,tarihi, acıklı veya gülünç olayları tahkiye tekniği ile
çeşitli uslûplarla aktaran nazım türüne ve bu yazıda ele alınan kâinatın,
insanlığın, milletlerin yaradılışını , gelişimini, hayatta kalma mücadelelerini
ve çeşitli olay ve nesnelerle ilgili sebeb açıklayan ve Batı Edebiyatında
"epope" terimiyle anılan eserlerin tamamı da Türk edebiyatı geleneği
içinde "destan" adı ile anılmaktadır.
Bütün dünya edebiyatlarının başlangıç eserleri olan destanlar, çeşitli
konularda yaradılış hikâyeleri yanında, milletlerin hayatında büyük yankılar
uyandırmış bir kahramanın veya tarih olayının millet muhayyilesinde ortak
sembol ve ifadelerle zenginleştirilmiş uzun manzum hikayeleridir. Destanlar
bütün bir milletin ortak mücadelesini ortak değerler, kurallar, anlamlar
bütünlüğü içinde yorumladığı ve yaşatıldığı toplumun geçmişini ve geleceğini
temsil ettiği için dünya edebiyatının en ülkücü eserleri olarak kabul
edilirler. Destanlar her zaman tarihî gerçekleri doğru biçimde nakletmezler.
Destanlarda tarihi olay ve kahramanlar milletin ortak bilinçaltının, vicdanının
istek, beklenti ,doğruları ve değerleri ile idealleştirilir, eski hatıralarla
birleştirilerek tarihî gerçekmiş gibi anlatılırlar.Her milletin millî kimlik ve
nitelikleri, ortak dünya görüşü , hatıra ve beklentileri yanında kusurları ve
yanlışları da destanlarına yansır. Cihangirlik tutkusu, kuvvet, binicilik ve
savaşcılık yanında verdiği sözde durma , acizlere ve mağluplara hoşgörü ile
yaklaşma, yardımcı olma Türk destanlarında dile getirilen ortak değer ve
kabullerdir. Türk destanları,kâinatın, insanın, kadının ve erkeğin yaradılışı,
Türk milletinin doğuşu, çeşitli Türk devletlerinin kuruluş gelişme, çöküşleri,
zafer ve yenilgileri gibi konularla beraber pek çok sebeb açıklayıcı efsaneyi
de içinde barındırır. ilk örneklerinin manzum olduğu kabul edilen Türk
destanlarından Kırgız Türkleri arasında yaşayan Manas destanı dışında bütünüyle
günümüze gelebilen örnek bulunmamaktadır.Diğer Türk destanları çeşitli
kaynaklarda özet, epizot, hatıra, kısaltılmış seçme metinler halinde
bulunmaktadır.Türk tarihine anahatlarıyla bakıldığında Türk hayatı fetihlerle başlamış ve
yeni toprakları yurt edinerek gelişmiştir. ilk anayurt olan Orta Asya hiç bir
zaman terkedilmemiştir. Türk halkları ilk anayurt olan Orta Asya'dan itibaren
dünya coğrafyası üzerinde geniş alana yayılmış ve bugün yedi Türk
cumhuriyetinde, pek çok özerk toplulukda ve çeşitli devletlerin idaresinde
azınlık halinde yaşamaktadır. Türk kültürü de tarih ve coğrafyadaki çok
boyutluluğa paralel olarak çeşitlenmiş farklı seviye ve birikimlerle
zenginleşerek ve farklılaşarak ancak ilk kaynaktan gelen ortaklıklarını
sürdürerek günümüze ulaşmıştır. Bu sebeble Türk destanları da tarihî ve coğrafî
çok boyutluluğun getirdiği dil ve kültür dairelerine paralel olarak
çeşitlenmiştir. Türk destanları, anahatlarıyla kültür dâirelerine, kronolojik
ve içinde teşekkül ettikleri veya muhafaza edildikleri siyâsî birliklere göre
şöyle sınıflandırılmaktadırlar:
İlk Türk Destanları1.Altay -
Yakut Yaradılış
Destanı2.Sakalar Dönemi a.Alp
Er Tunga Destanı b.şu Destanı
3.Hun Dönemi Oğuz
Kağan Destanı4.Köktürk Dönemi
a.Bozkurt Destanı b.Ergenekon Destanı5.Uygur Dönemi a. Türeyiş Destanı b. Göç
Destanı
İslamiyetin Kabulünden
Sonraki Türk Destanları
:
1.Karahanlı Dönemi Satuk Buğra
Han Destanı2.Kazak-Kırgız Kültür
Dâiresi Manas
3.Türk-Moğol Kültür
Dâiresi
Cengiz-name4.Tatar-Kırım
Timur ve Edige Destanları5.Selçuklu-Beylikler
ve Osmanlı Dönemleri a. Seyid
Battal Gazi Destanı b. Danişmend
Gazi Destanı
c.Köroğlu
Destanı
Kaynak: dilimiz.com
Not: İçerik, internetten alıntılanarak derlenmiştir…