“Ben Sana Mecburum”, “Memleket Havası” gibi şiirlerin büyük ustası ve -kimilerine göre- ülkemizdeki sosyalist akımın önde gelen temsilcilerinden sayılan Attila İlhan -bize göre de- düşünür, şair, yazar, gazeteci, senarist, eleştirmen… kısacası çok yönlü bir Türk aydınıdır. Hatta Türkiye’nin Mir Sultan Galiyev’idir desek yeridir. Bir dönem Sosyalizmin Fransız aksanından etkilenmişse de son tahlilde yerli ve millî olmayı/kalmayı başarmıştır.
Attila İlhan’ın dünya görüşü daha
doğrusu düşünce dünyası iki dönemden oluşmaktadır. İlki duygusal toplumculuk
(romantic socialism/sosyalizm) ikincisi ise yerlilik ve millî(ci)lik… Her ne
kadar zaman zaman “Ben bir sosyalistim.” dese de özellikle 1990’lı yıllardan itibaren
ulusalcı (milliyetçi) bir çizgiye kaydığı görülür. Hakkı teslim etme, gerçeği
dile getirme erdemini gösteren ender aydınlarımızdan, sanatçılarımızdan biri
hatta en önde gelenlerinden olduğunun da altını çizelim. “Türkçülük;
Gaspıralı’dan Molla Nur Vahidov’a, Validov’dan (Z. V. Togan) Sultangaliyev’e,
Mustafa Kemal’den Ziya Gökalp’a, Mustafa Suphi’den Şevket Süreyya’ya… Türklerin
‘tam bağımsızlık’çı anti-emperyalist halk cephesidir.” sözünde olduğu gibi…
Attila İlhan birçok Sol görüşlü
yazar-çizerin aksine Türkistan konusunda da oldukça ilgili ve bilgilidir.
Marksizm-Leninizm takıntısı ve/veya Sovyet seviciliği yüzünden Türkistan’a
mesafeli duran solculardan farklı bir duruş sergiler. Onun Türkistan’daki Cedit
Hareketi’yle ilgili yaptığı “…Türkçüler, bir yanda Rus hegemonyasına karşı
anti-emperyalist bir kurtuluş hareketine kalkışırken; diğer taraftan,
içlerindeki ‘ümmet toplumuna’ karşı laik ve demokratik bir ‘ulusal sentez
hareketi’ başlatmış oluyorlar.” şeklindeki sözleri yansız (objektif) ve yerinde
bir değerlendirmedir kuşkusuz.
Attila İlhan’ın, Yeni Hayat dergisinin
Ekim 1997 sayısında yer alan ve o dönem oldukça ses getirmiş olan yazısından üç
alıntı: “Şimdi pek çok insanın unuttuğu veya hatırlamak istemediği bir şey var;
Kuva-yi Milliye’yi ve Müdafa-i Hukuk’u örgütleyenler Türkçülerdir. Türkçü ne
demektir? Türkçü, Batılı emperyalizme karşı ayağa kalkan ve ona karşı çıkan
adam demektir. Türkçü, Türk kimliğini açığa çıkarıp, Batılının ona olan
baskısına karşı koyan adam demektir. Türkçü, ülkesinin tam bağımsız ve özgür
bir ülke olarak devam etmesini sağlayan adam demektir.”
“Bizim yolumuz, Yusuf Akçura, Ziya
Gökalp ve Atatürk’ün yoludur. Bunun için Cumhuriyet’e laikliğe sahip çıkmak,
emperyalizme karşı savaşmak, akıl mantık ve bilimsellikten sapmadan,
gerçekçilikten uzaklaşmadan ama cesur adımlar atmak zamanı gelmiştir.”
“Bugünün Türkçüleri de tıpkı Yusuf
Akçura, Ziya Gökalp ve Atatürk gibi gerçekçi, akılcı, mantıklı ve bilimsel
çizgiden sapmadan, en az onlar kadar cesur olmak ve tabii ki yerlerini iyi
tayin etmek zorundadırlar.”
Ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu
büyük önder Gâzi Mustafa Kemal Atatürk… Lenin tarafından “burjuva milliyetçisi”
olarak yaftalanan; Attila İlhan tarafından Türkçü ve demokrat olarak tanımlanan
Atatürk’ün, -yakın arkadaşı- Mazhar Müfit Kansu’ya söylediği bir sözle noktayı
koyalım: “Sosyalistlik filan bizim anlayamayacağımız karışık bir zihniyetin
ifadesidir. Sosyalistlik, bilmem nelistlik bilmiyoruz. Vatan, millet ve
milliyetçilik biliyoruz.”
Aziz Dolu Atabey
Serik/Sarıobalı
31.12.2022