Timur Destanı

Destanda Aksak Timur’un savaşları ve kahramanlıkları, diğer milletlerle ilişkileri anlatılmaktadır.

Destandan bir bölüm:


Hindistan şehrinde Cengiz Han’ın oğlu Jaday Han hanlık eder idi. Günlerden bir gün yatıyordu. Kötü bir rüya gördü. Korkup, sıçrayıp uyandı. Bir müddet kaldı. Falcıları, rüya tabircilerini topladı. Dalağına baktırdı, anlattı.

Falcılar, rüya tabircileri söylediler: “Ey Hanım! Dalağında öyle görünür ki, kendi ülkende, Almalık denilen köyde, bir kişiden korkunuz vardır. O kişi, kırkıcı oğlu, kazancı oğlu, tavukçu oğlu, Taragay denilen kişidir.” dediler. “O Taragay’ın izi, nişanı odur ki, alnında beni var, sol gözünde akı vardır. O Taragay’ın hatunu hamiledir. Onun karnındaki çocuğundan ecelin, ölümün var”,dediler.

O ahmak kaderi tedbir ile bozmak istedi.

Allah’ın takdiri nasıl bozulur. Ondan sonra konuştular.

“Bu hatunu öldürelim”, diye “Karnını yaralım”, dediler.

Han söyledi: “Bu hatunun karnındaki çocuğunu öldürürseniz, o çocuğu çabuk öldürür! Anası ölmesin!”, dedi.

Ondan sonra o hatunu diz çöktürdüler, aklı başından gitti, ölecekti.

Ondan birkaç gün sonra o zavallı diz çöktürülüp eğilen kadının gözü parladı, bir erkek evlat doğurdu.

O oğlanı alıp baktıklarında, bir ayağı topal idi. şöyle dediler: “Böyle eziyetten ölmedin, kurtulup doğdun, canın demir imiş”, dediler. O oğlanın adını bu sebepten dolayı Aksak Timur koydular.


Aksak Timur’un babası, anası öldü. Yetim kaldı. Büyütmek ve bakmak için hiç kimse kalmadı. Sonraları kendisi yürümeye başlayıp yiğit olduktan sonra, dışarı çıkıp altı yedi oğlan çocuk ile birleşip, her gün buzağı otlatırlardı.