Tarihi
kaynakların günümüze aktardığı bilgilerden anlaşılacağı üzere Anadolu
topraklarına tarihin değişik devirlerinde Türk yerleşmeleri olmuş. İslam öncesi
ve sonrasına dayanan bu yerleşmelerde buraları yurt edinen Türk Aşiretlerinin
bazıları, İslam Kültürü ile hiç tanışamamış ve dolayı ile Hıristiyan Türkler
olarak kabul edilmişti.
Türklerin
İslam Kültürünü benimsemesinden sonra gelip yurt edinmiş Türklerde bağlı
bulundukları devlet ve milletlerin etkisinde kalarak milli ve dini değerlerini
yitirmek üzereydiler.
Malazgirt
Zaferi ile Anadolu kapıları Türklere tamamen açılınca Türk Alimleri harekata
geçmiş ve Rum Diyarı adı verdikleri Anadolu için özel programlar
uygulamışlardı. XIII. Yüzyılın ilk çeyreğinde Hoca Ahmet Yesevi Ocaklarında
yetişmiş erenlerini Rum Diyarına göndererek bu topraklarda yurt tutmuş
Türklerin aslına dönmelerini istemişti.
Yurdun
değişik yöresinde değişik Alimler görev alırken Orta Anadolu’nun bu yöresinde
Oğuzların Kargın boy beylerinden “Dede Kargın” görev almış, onun ölümünden
sonra Baba İlyas Horasan-i, Kalender
Baba, Hacı Bektaş-i Veli, Mevlana Celaleddin Rumi, Hacı Bayram-ı Veli” gibi
erenler görevi devralmışlardı.
Bu alpler,
erenler kendi adlarıyla kurdukları “Baba-i, Kalenderi, Bektaş-i, Mevlevi,
Şadiye, Bayrami, Safevî Tarikatları” aracılığı ile bu çalışmayı sürdürmüş ve
böylelikle Bizans içerisinde asimile olmuş Anadolu insanını tekrar milli ve
dini kimliğine kavuşturmuşlardı.
XV. Yüzyıla
gelindiğinde Anadolu toraklarında 20 civarında beylik (Devlet) oluşmuş bu
beyliklerden Osmanlı beyliği güçlenerek, diğer beyliklerin siyasi hakimiyetine
bir bir son vermeye başlamıştı. Bu bağlamda Safevi Devleti ile çekişmeye
başlamış, onunda hakimiyetine son vermek amacıyla savaş kararı almıştı.
1514
yılında İran Seferine çıkan Osmanlı Ordusu, halen siyasi hakimiyetini sürdüren
Dulkadirli Devletinde desteğini istemiş ancak, Dulkadirli ahalisi Osmanlı’ya
destek vermemiş; buna karşı İran’a giderek Safeviler yanında Osmanlı Devletine
karşı savaşmışlardı.
23 Ağustos
günü İran sınırları içerisinde Maku şehri yakınlarında bulunan Çaldıran
Ovası’nda yapılan savaşta Osmanlı Ordusu galip gelmiş ve Safevi Devletinin
siyasi hakimiyetine son vermişti.
Çaldıran
Savaşından geri dönen Osmanlı Ordusu, bizzat Yavuz Sultan Selim’in komutasında
1515 yılında Dulkadirli Devleti’nin siyasi hakimiyetine son vererek bölgeyi
Osmanlı hakimiyetine almıştı.
Devletlerinin
siyasi hakimiyetine son verilmesine kızan Dulkadirli ahalisi ve daha önceden
kızgınlıkları bilinen Karamanoğlu Devleti ahalisi desteği ile Osmanlı Devletine
karşı 1517 yılında Bozoklu Celal Baba,
1519 yılında Şah Veli, 1525 yılında Söklen-Zünnun oğlu Halil Baba, 1526 yılında
Bozoklu Atmaca gibi tarihte Celali, Kalenderi, Türkmen Medrese öğrencileri
isyanı adları ile kaydolunan büyük isyanlar çıkarmışlardı.
Osmanlı
hükümetleri bu isyanları önlemek ve bölgede bir sulh oluşturmak amacıyla önce
isyana katılan aşiretleri Kıbrıs Adası, Doğu Anadolu, Balkanlar ve Trabzon
Yöresine tehcir etmiş ancak, bölgede sulh ortamını sağlayamamıştı. Yüzyıllarca
süren bu isyanlar gelişip, güçlenerek çoğalmış ve Osmanlı yönetimi bu işi
kökten çözmek amacıyla On binlerce Dulkadirli ve Karamanoğlu Devleti ahalisini
başta Rakka olmak üzere Kıbrıs Adası ve İç Ege İllerinden Afyon, Kütahya, Aydın
yöresine zorunlu iskana tabi tutmuştu.
Yüzlerce
yıl sürmüş bu olaylarda Osmanlı yönetimi bu kızgınlık ve kavga ortamını sulha
dönüştürememiş, dolayı ile Dulkadirli ve Karamanoğulları Devleti ulusunu
oluşturmuş Türkmen Aşiretleri ile kavgalı ortamı giderememiş, dolayı ile
devlet, vatandaş kaynaşması sağlanamamıştı.
Bu durumu
fırsat bilen Arap devlet ve milletleri “Sünni” cemaat üzerinde oyunlar oynamış,
İslam Kültürü diye Arap kültürünü dayatmışlar; Avrupa devlet ve milletleri de
“Alevi” cemaati üzerine oyunlar oynamışlar uygarlık, çağdaşlık adı ile kendi
kültürlerini dayatarak iki kardeşin arasına mesafe koymaya çalışmışlardır.
Yörede yaşayan Alevî, Sünnî adıyla
adlandırılmış cemaatlerin bir kısmı aynı köy, aynı mahalle, bir kısmı da ayrı
köy, ayrı mahallelerde iskân ettikleri görülür.
Bu
cemaatler arasında soy, boy, aşiret hatta “Sülale-oymaklar” arasında
birlikteliğin bulunduğu gerek tarihi kaynaklar gerekse saha araştırmalarından
anlaşılır.
ÖRNEKLER;
KARGIN
AŞİRETLERİ; Çorum, Yozgat, Kırşehir, Kırıkkale, Çankırı yöresinde yaşayan
Kargın Aşiretlerinin bir kısmının Alevi, bir kısmının Sünni kültüründe yaşadığı
bilinir. Buna örnek, Çorum, Hüseyin Abad (Alaca) Nahiyesi idari sahasında
kurulmuş “Geçit Mezrası”nda 28 hanede, “Akpınar Mezrası”nda 47 hanede,
“Alifakih Mezarası”nda 10 hanede, “Çapanpınar Mezrası”nda 17 hanede, “Yağlu
Mezrası”nda 13 hanede, “Kızıllar Mezrası”nda 7 hanede, “Kabaklı Mezrası”nda 9
hanede, “Koçhisar Mezrası”nda 3 hanede, “Gerdekkaya Mezrası”nda 15 hanede
“Yaban Mezrası”nda 15 hanede, “Kayacık Mezrası”nda 6 hanede, “Murat Seyfi
Mezrası”nda 5 hanede, “Sapmaz Mezrası”nda 5 hanede; Bozok idari sahasında
kurulmuş “Çandır Mezrası”nda 13 hanede; İskilip Kazası “Ulukargın Karyesi” nde
29 hanede; 1485 yılında Mecitözü Nahiyesi “Karkın Karyesi”nde 11 hane, Çakışla
12 hanede, “Şahyörükleri karyesi“ 16 hanede, “Sarısülemiş karyesi” 2 hanede,
“Mühreler karyesi” 17 hanede; İskilip Kazası “Karkın Karyesi”nde 44 hanede;
Bozok Sancağı ve buna bağlı Çubuk Nahiyesi mıntıkasında 38 hanede; Kırşehri
yöresinde kurulmuş “Çatalmehsed Karyesi” nde 30 hanede, Çatalin Karyesi” nde 13
hanede ve Dikiltaş-Iraklı Mezrası”nda 15 hanede ve Hacıbektaş Nahiyesi “Karkın
Karyesi”nde 21 hanede yaşadıkları tarihi vesikalarda yerini almış ve bu
insanların torunlarının günümüzde bir kısmının Alevi, bir kısmının Sünni İnanç
kültüründe bulunduğu anlaşılmıştır.
NÖBETİ
AŞİRETİ; Cerit Aşiretine bağlı, Aygar Aşiretine mensup olduğu anlaşılan
aşiretin Nöbeti Baba” adlı bir beyinin
türbesinin bulunduğu dağ eteklerinde kurulmuş köylerin bazılarının Alevî,
bazılarının Sünnî kültüründe olduğu bilinir. Boğazkale İlçesi, Sungurlu İlçesi
ve Yozgat İline bağlı “Kurbağalı,
Göller, Çarşıcuma, Büyük ve Küçükincesu, Kamışlı, Körkü, Yanıcak, Tatlı,
Çukurlu, Çadırardıç, Beşkız, Yarımsöğüt, Evci, Ayağıbüyük, Kaymaz Köyleri”nde
yaşayan bazı sülalelerin Nöbeti Baba soyundan olduklarına ilişkin anlatımlarda
bulundukları görülür.
KOÇI-KOÇAK
AŞIRETI; Koçi Aşiretinin diğer bir adının Koçak Aşireti olduğu Osmanlı
vesikaları tarafından aktarılan bir konudur. Tarihte iz bırakmış, kendi adıyla
vakıf ve zaviyeler açmış Koçi Baba’nın da Hacı Bektaş-i Veli’nin yakını ve
Çepni Boyuna bağlı olduğu bilinir. Koçi Baba’nın yaşayıp öldüğü ve türbesi
bulunan Balışeyh İlçesi Koçibeyli Köyü Alevî kültüründe olduğu bilinir. Günümüzde Yerköy İlçesi idari sahasında
kalmış Yukarıihsangazili Köyünün XVI. Yüzyıldaki adının “Koçak” olduğu ve bu
köyde Koçi Baba’ya ait bir vakfın
bulunduğu tarihi vesikalarda aktarılır.
Adı geçen köyde yaşayan “Koçak “ soyadı almış ve Sünnî inanç kültüründe
bulunan oymağın Koçi-Koçak Baba’nın torunları olduğunu söylemek mümkündür.
SARIKIZ-TOKUŞ
AŞİRETİ; Çepni Boyuna bağlı olduğu bilinir. Sulakyurt İlçesine bağlı
“Sarıkızlı, Faraşlı, Yeniceli, Alişeyhli, Mustak”; Delice İlçesine bağlı
“Kavak, Bozköy”; Sungurlu İlçesine bağlı “İnegazili, Turgutlu, Bahşılı, Kuzucak
Köyleri” nde Tokuş Babanın soyuna mensup insanlar bulunduğu gerek tarihi
kaynaklar gerekse yöre insanının anlatımlarından anlaşılır. Hatta Sungurlu
İlçesi Bahşılı Köyünde “Tokuşoğlu” adıyla bilinen mezarda yatan Tokuşoğlu adlı
zatın köyün kurucusu ve köyde yaşayan oymakların bazılarının atası olduğu kabul
edilir. Tokuş Baba’nın bir kardeşinin de yine aynı ilçenin Kuzucak Köyüne
yerleştiği ve bu köyü kurduğu anlatılır. Yukarıda bahis edilen ve Tokuş Babanın
soyu olduğu belirtilen köylerimizin bir kısmının “Alevî”, bir kısmının Sünnî
kültüründe bulunduğu bilinir.
KARA BABA
AŞİRETİ; Çepnilere bağlı olduğu belirtilen aşirete mensup taifelerin
yörede yaygın bulunduğu günümüze intikal
etmiş mezar ve arazi adlarından anlaşılır. Boğazkale İlçesi Çarşıdere Köyü,
Sungurlu İlçesi Beşkız Köyü, Çorum İline Bağlı Aliki Köyü, Alaca İlçesi Büyük
Camili Köyü, Delice İlçesi Küçükavşar Köyü, Sungurlu İlçesi Küçükpolatlı,
Yukarıbeşpınar, Çiftlik, Tirkeş, Oğlaközü Köyleri ve Uğurludağ İlçesi Kızağılı
Köyü mıntıkasında bulunan “Kara Baba”
mezarları Alevî, Sünnî ayrımı yapılmadan kutsal kabul edilirler. Bu mıntıkada
kurulmuş köylerde yaşayan oymakların bazıları Kara Baba’yı ataları kabul
ederler adak ve dileklerini burada yaparlar. Bu köylerimizin bazıları Sünni
kültüründedir.
TÜLÜ
AŞİRETİ; Bayındır Boyuna bağlı olduğu belirtilen aşiret mensuplarının, Sungurlu
İlçesinin batı bölgesinde bulunan ve
tarihte önemli bir yerleşim yeri olmuş “Tülü” adlı yerleşim yeri civarında bu
yerleşim yerinin kalıntısı olarak günümüze eski mezarlık intikal etmiştir. Bu mezarlığı atalarının mezarlığı kabul eden
çevre köylerden “Sarıkamış, Çayan, Çavuş, Çavuşçu, Kavşut, Boztepe, Kızıl,
İmirli, Karaçay Köyleri” nin bazılarının Alevi, bazılarının Sünnî kültüründe
bulunduğu bilinir.
AĞCALI-AĞCAKOYUNLU
AŞİRETİ; Bağlılık konusunda hakkında değişik görüşler bulunmasına karşı yaygın
görüşün Bayat Boyuna bağlı olduğudur. Safevî Devletinin kuruluşunda önemli
görevler üstlendiği ve Şah İsmail’e destek için İran’a gittiği belirtilen
Ağcalı-Ağçakoyunlu Aşireti mensuplarının bir kısmının Alevî, bir kısmının Sünnî
kültüründe bulunduğu anlaşılmaktadır. Buna örnek; Sungurlu İlçesi idari
sınırları içerisinde bulunan ve Alevî-Sünnî cemaatlerine mensup oymakların
birlikte kurup, yaşadığı Ağcalı-Akçalı Köyü ile Akçakoyunlu (Ağacakoyunlu) köyü
verilebilir. Yine, Akçakoyunlu Köyünde yaşayan ve Sünnî kültüründe bulunan
“Akçakoyunlu” soyadı almış oymak tezimize destek oluşturmaktadır.
ÇAYAN
AŞİRETİ; Çepni Boyuna bağlı olduğu ve gerek, Safevîler gerekse Safevî
şeyhlerinin yanında önemli bir yeri bulunduğu belirtilir. Aşirete bağlı bir
taifenin Sungurlu idari sınırları içerisinde bulunan Çayan Köyünün kurucuları
olduğu anlaşılır. Burada yaptığımız saha araştırmasında adı geçen köyde yaşayan
insanların bir kısmının Alevî, bir kısmının Sünnî kültüründe bulunduğu ve yan
yana evler kurup birlikte yaşadıkları görülmektedir. Bu köyde yaşayan “Akşin,
Andican, Özkara, Alımlı, Adıgüzel, Özelen, Alamur (bu sülalenin yine aynı
ilçeye bağlı Kızılcakışla köyünde yaşadığı ve Alamur soyadı aldığı bilinir)
Altekin, İskilip, Özbudak” gibi soyadları almış oymaklara ilişkin yaptığımız
araştırmalarda hangi oymak ya da oymakların köyü kurup adını veren, başka bir
anlatımla Çayan Aşireti mensubu olduğu bilgisi edinilememiştir. Ayrıca, adı
geçen ilçeye bağlı Körkü Köyünde yaşayan ve Alevî kültürü içerisinde bulunan“Çayan”
soyadı almış oymak üyeleri bu çerçevede değerlendirilebilir.
ÇULHA
AŞİRETİ; Avşar Boyuna bağlı olduğu belirtilir. Sungurlu İlçesi idari sınırları
içerisinde bulunan “Çulhalı Köyü” kurucuları Sünnî, Kamışlı Köyünde yaşayan
“Çulhaoğlu” sülale adı almış oymak Alevî, İncesu Köyünde yaşayan “Çulanoğlu”,
“Çulhaoğlu iken değiştirilmiş” soyadı almış oymak Sünnî; Kemallı Köyünde
yaşayan “Çulhaoğlu” soyadı almış oymak “Sünnî”, yine, Sungurlu Çulhalı Köyünde
yaşayan Poyraz soyadı almış oymağın atalarının son yüzyıllarda Malatya
yöresinden geldiği ve bu oymağın Malatya yöresinde Alevî kültüründe iken
Çulhalı köyünde Sünnî kültüründe
yaşadığı belirtilmektedir.
HALAÇ
AŞİRETİ; Avşar Boyuna bağlı olduğu bilinen aşirete mensup oymakların,
Kızılırmak, Çiçekdağı ve Şefaatli İlçelerine bağlı “Halaçlı Köyleri” nde
yaşayan taifeleri ile Delice İlçesi Coğul Köyünde yaşayan “Halaç” sülale
Şentürk soyadı almış taifesinin “Sünnî”; Sungurlu İlçesi Kemallı Köyünde
yaşayan “Halaç-oğlu” soyadı almış taifesi ile Alaca İlçesi Alacahöyük Köyünde
yaşayan “Halaç” soyadı almış taifesinin
"Alevî” kültüründe bulunduğu görülür.
ALAMASLI
AŞIRETI; Yazır Boyuna bağlı olduğu belirtilen aşiret mensubu taifelerden, Alaca
İlçesi idari sahasına kurulmuş eski adı “Alamaslı” yeni adı Çevreli Köyü’nde yaşayan
insanların Alevî, Sungurlu İdari sahasında kurulmuş eski adı “Alamaslı” yeni
adı Orta köyü’ nde yaşayan insanların
Sünnî kültüründe bulunduğu görülmektedir.
EYMIR-İMIR
AŞİRETİ; Adını, Eymür Boyundan almış aşiretin, Sungurlu İlçesine bağlı “İmirli
Köyü” nde yaşayan taifeleri “Sünnî”, Delice İlçesine bağlı “İmirli Köyü” nde
yaşayan taifeleri “Alevî” kültüründe bulunduğu bilinir.
DEDESLI-GÜNDEŞLI
AŞİRETİ; Aşiret mensuplarının XVII. Yüzyılın ilk çeyreğinde Çorum İli Uğurludağ
ile İskilip İlçeleri idari sahalarında bulunan “Dedesli” adı ile adlandırılmış
ova civarında 28 köye yerleştiği belirtilir. Dedesli Aşireti üyeleri tarafından
kurulmuş köylerden “Karakeçili, Kertme, Tutpınar, Hasandeğen, Hacıbey, Babaoğlu
köyleri “Alevi” inanç kültüründe iken, “Aşlıarmut, Çeltek, Hacıahmet, Saz,
Boztepe ve Kızağılı Köylerinin “Sünni” inanç kültürnde “İnalözü Köyü” nde
yaşayan taifeleri ise bir kısmı “Alevi”, bir kısmının “Sünni” inanç kültüründe
bulunmaktadır.
KARAKEÇİLİ
AŞİRETİ; Kayı Boyuna bağlı olduğu bilinen aşiret mensuplarının kurduğu
Boğazkale İlçesi Karakeçili Köyü “Sünnî”, Çorum İline bağlı Karakeçili Köyü
“Alevî” kültüründe bulunmaktadır. Her iki köyde yaşayan aşiret üyeleri soyadı
kanunundan önce kullandıkları lakap-sülale adları “Sarıçimen ve Boynuuzun” adını soyadı olarak halen yaşattıkları
görülür.
KERTME
AŞİRETİ; Çorum yöresinde kurulmuş Kertme Köyü ahalisi “Alevî”, Sungurlu İlçesi
idari sınırları içerisinde bulunan Kertme Köyü ahalisi “Sünnî” kültüründe
bulunmakta ve her iki köyde de “Karaman” soyadı alıp sülale seceresini yaşatan
ailelerin bulunduğu bilinir.
SERBAN
AŞİRETİ; Adını, Sabir, diğer bir adıyla Sibir-Sabır adlı Türk boyundan
almıştır. Çorum yöresinde kurulmuş Serban Köyünde yaşayan oymaklar ile Sungurlu
İlçesi Aydoğan Köyü ve Akpınar Köylerinde uzantıları olan “Sabır ocağı” üyeleri
“Alevî”; yine aynı ilçenin Kırankışla Köyünde yaşayan Savran soyadı almış oymak
“Sünnî” kültüründe olduğu görülmektedir.
Bu aşiretlerin aynı aşiret olduğu bilinir.
BAHADDINLI
AŞIRETI; Bahaddinli Aşiretine mensup taifelerin İskilip İlçesi idari sahasında
yaşayan taifeleri Sünnî; Yozgat İli Sorgun İlçesi “Bahaddinli Kasabası” nda
yaşayan taifeleri Alevî kültüründe bulunduğu görülür.
TOKLU
AŞIRETI; Varsak Aşiretleri arasında görülür. Sungurlu İlçesi Arabaçayı Köyünde
yaşayan ve Alaca İlçesi İmat Köyünden
geldiği rivayet edilen taifenin “Sünni”,
İmat Köyünde yaşayan insanların Alevî kültüründe bulunduğu bilinir.
YALDIRAN
OYMAĞI; Sungurlu İlçesi Cevheri Köyünde yaşayan bu oymağın atalarının “Alevî”
kültüründe, oymak üyelerinin ise günümüzde “Sünnî” kültüründe olduğu
belirtilmektedir.
DALKILIÇ
AŞIRETI; Aşiretin, Sungurlu İlçesi Yarımsöğüt Köyünde yaşayan uzantısı “Sünni”,
Şabanözü İlçesi Mart Köyü civarında yaşayan uzantısı “Alevi” kültüründe
bulunduğu anlaşılır.
CILVAR OYMAĞI;
Sungurlu İlçesi, Çamoluk Köyünün eski isminin Cilvar olduğu ve bu köyden bir
taifenin geçmişte Akpınar Köyüne göçtüğü belirtilir. Cilvar-Çamoluk Köyünde
yaşayan insanlar Sünnî inanç kültüründe bir yaşam tarzı seçmişlerken, Akpınar
Köyüne yerleşen ailenin “Cilvarlıoğlu” soyadı aldığı ve Alevî kültürü
içerisinde bir yaşam tarzı seçtiği görülür. Sözkonusu oymağın Çamoluk Köyü
kolunu “Şimşek veyahut Erdoğan” soyadı almış oymak oluşturduğu sanılmaktadır.
YAĞMUROĞLU
AŞIRETI; Sungurlu İlçesi, Arifegazili Beldesinde yaşayan ve günümüzde “Sünni”
kültüründe bulunan “Yağmuroğlu” soyadı almış oymağın atalarının, Çorum İli
Ovacık Köyünden gelip buraya yerleştiği, dolayı ile “Alevî” kültüründe olduğu
anlaşılır. Aynı ilçeye bağlı Orta kışla Köyünde yaşayan Kılıç soy,
Yağmuroğulları sülale adı almış oymağın ataları “Alevî” kültüründe bulunduğu
oymak üylerinin ise günümüzde “Sünnî” kültüründe bulunduğu bilgileri
aktarılmıştır.
YAMUK VE
İSKILIPLIOĞLU OYMAĞI; Sungurlu İlçesi Büyükpolatlı Köyünde yaşayan bu
oymakların atalarının Alevî, günümüzde ise Sünnî kültüründe oldukları
anlatılmaktadır.
UZAN
OYMAĞI; Sungurlu İlçesi Arifegazili Beldesinde yaşayan bu oymağın ataları yine,
aynı ilçeye bağlı Çavuş Köyü’nden geldiği ve Alevî kökenli oldukları belde
ahalisi ve oymak üyeleri tarafından anlatılır.
DEMIRHAN
OYMAĞI; Uğurludağ İlçesi idari sahasında kalmış, eski adı
“Türkmihmatlı”(Küçükyamadı), yeni adı “Küçükerikli” adıyla anılan köyde Alevî
kültüründe yaşarlarken, her hangi bir nedenden dolayı yaşadığı köyü terk ederek
Sungurlu’nun İncesu Köyüne yerleşmiş ve bu köyde Sünnî inanç kültürünü
yaşamaktadır.
KAVURGALI
AŞIRETI; Yüreğir Boyuna bağlı olduğu belirtilir. Bu aşirete bağlı taifelerin
Hüseyin Abâd-Alaca, Çiçekdağı, Salmanlı-Yerköy ve Sungurlu idari sahalarında
yaygın olarak yaşadıkları ve bunların bir kısmının aşiret adıyla köy
kurdukları, bir kısmının da başka boylara mensup aşiretlerle birlikte
yaşadıkları bilinir. Geniş bilgisi ilgili başlık adı altında verildiği gibi bu
aşirete mensup taifelerin bir kısmının Alevî, bir Sünnî kültüründe bulunduğu
görülür. Buna örnek, Alevî kültüründe bulunan Sulakyurt İlçesi “Kavurgalı
Köyü”, Keskin İlçesine bağlı “Kavurgalı Köyü”, Sünnî kültüründe bulunan
diğerleri verilebilir.
KUREYŞ-TUT
OYMAKLARI; Sungurlu İlçesi Alembeyli Köyünde yaşayan bu oymakların akraba oymak
oldukları köylüler ve oymak üyeleri tarafından bilinmektedir. Söz konusu
oymaklardan “Kureş” soyadı almış oymağın Alevî, “Tut” soyadı almış oymağın
Sünnî kültünde bulunduğu bilinir.
DEMİRCİLER
AŞİRETİ; Çepni Boyuna bağlı olduğu ve Salmanlıların Askeri kanadını oluşturduğu
belirtilir. Aşirete mensup bazı taifelerin yörede yaşadığı ve bunların
bazılarının Alevi, bazılarının Sünni kültüründe bulunduğu görülür. Buna örnek,
Sungurlu İlçesi Tatlı ve Yarımsöğüt Köylerinde yaşayan “Demirciler” sülale-soy
adı almış uzantıların Sünni, Çukurlu ve Çiçeklikeller Köyünde yaşayan
“Demirciler” sülale adı almış uzantılarının Alevi inanç kültüründe bulunması
verilebilir.
KARACA
OYMAĞI; Yazır Boyuna bağlı olduğu belirtilir. Uğurludağ ilçesi eski adı
Karaavdar, yeni adı Gökçeağaç olan köyde yaşayan Karaca soyadı almış oymağın
atalarının Alevî, günümüzde ise oymak üyelerinin Sünnî kültüründe bulunduğu
oymak üyelerinden dinlenilmiştir.
EVCİ
AŞİRETİ; Bayat Boyuna bağlı olduğu belirtilir. Bilindiği gibi Tahtacı
Aşiretlerinin diğer bir adı da “Evci”dir. Alevî inanç kültüründe bulunduğu
bilenen Evci-Tahtacı Aşiretlerin bir kısmının Sünnî kültüründe bulunduğu saha
araştırmalarından anlaşılır. Buna örnek;
Çorum İli civarında kurulmuş “Evci” adlı Altı köyden üçünün Alevî,
üçünün Sünnî inanç kültüründe bulunması;
Alevî kültüründe bulunan Yozgat İli Akdağmadeni İlçesine bağlı “Aşağı
Evci, Yukarı Evci Köyleri” ve Sünnî kültüründe bulunan Boğazkale İlçesi “Evci
Beldesi” verilebilir.
GÖZÜKIZIL
AŞİRETİ; Evci Aşireti dedesi İbrahim Dede’ye “Gözükızıl” adı verildiği tarihi
kaynaklardan anlaşılır. Yukarıda görüldüğü gibi Evci Aşireti üyelerinin bir
kısmı “Alevi”, bir kısmı “Sünni” kültüründedir. Gözükızıl Ocağına bağlı olan,
Çorum İli Şanlıosman Köyü ve çevrede
kurulmuş bazı köylerde yaşayan ahali
“Alevi”, Delice İlçesi ve Kırşehir İli idari sahasında kurulmuş “Gözükızıl”
adlı köylerde yaşayan ahali “Sünni” kültüründedir.
ÇAVUŞ
AŞIRETI; Karakeçili Aşiretine bağlı olduğu yönünde yaygın görüş bulunmaktadır.
Sungurlu İlçesi idari sahasında “Çavuş ve Çavuşçu” adıyla kurulmuş köylerden,
“Çavuş Köyü Alevî”, Çavuşçu Köyü “Sünnî” kültüründe bulunmaktadır. Sünnî
kültüründe bulunan Çavuşçu Köyünü kurup
adını veren oymağında “Çavuşoğlu” soyadı
aldığı ve Sünnî cemaatine bağlı olduğu bilinir. Ayrıca, Yozgat İl sınırları
içerisinde kurulmuş “Çavuşlu Köyü” nün Alevî kültüründe bulunduğu görülür.
KIZILKOCALI,
ŞAM BAYADI, VARSAK, SİLSÜPÜR AŞİRETİ; Üyelerinin Safevî Devletinin Kuruluşu
için İran’a gittiği ve bu aşiretlerin Alevî kültüründe bulunduğu kabul edilir.
Silsüpür Aşiretinin Şah İsmail’in huzuruna çıkıp, el öpüp Kızılbaşlık giyip,
Alevî kültürünü seçtiği ancak, daha
sonra Anadolu’ya geri dönüp bölgeye yerleşerek Sünnî kültürüne geçtiği tarihi
kaynakların aktardığı konulardandır.
Ayrıca,
Çorum, Yozgat, Kırşehir, Kırıkkale ve Çankırı yöresinde yaşayan “Ali Baba
Aşireti, Varsak Aşireti, Güllüce Aşireti, Mamalı Aşireti, Çiçekli Aşireti, Hacılar Aşireti, Sancı
Aşireti, Çay Aşireti, Elmalı Aşireti, Sarıkamış Aşireti, Kozlu Aşireti, Eşen
Aşireti, Hırka, Yenice Aşireti” mensuplarının bir kısmının “Alevi”, bir
kısmının da “Sünni” kültüründe olduğu anlaşılır.
Yukarıda
kısa örneği verildiği gibi söz konusu bölgede yaşayan “Alevi, Sünni” adı almış
insanların aynı, soy, aynı boy ve aynı sülaleye mensup oldukları görülür.
İletişim:
yeseviyolunda@gmail.com
05379416709
Konu ile
İlgili ayrıntılı ve kaynakça bilgi;
“ÇORUM,
YOZGAT, KIRIKKALE, KIRŞEHİR, ÇANKIRI YÖRESİNDE OĞUZ BOYLARI” adlı kitabımızda
verilmiştir.