23 YIL ÖNCE
BU GÜN BİR KATLİAM OLMUŞTU, HATIRLADINIZ MI?
Dağlık
Karabağ bölgesinin en önemli tepelerinden birisinde
olan 2.605 Aile ve 11.356 nüfuslu Hocalı Kasabası Hankendi ile Ağdam’ı birbirine bağlayan yol üzerinde bulunup bölgenin tek havalimanı için de üs konumunda olması nedeniyle Ermeniler için çok önemli bir askeri hedef niteliği taşımaktaydı. Karabağ’ı işgal etme çalışmasını sürdüren Ermeniler Aralık 1991’de Azerilerin yaşadığı Kerkicahan Kasabası’nı alınca Hocalı tamamen Ermenilerin Ablukasında kaldı. Ermeniler tarafından özellikle sivil kesim hedef alınarak sürekli bombalanan Hocalı’daki halk zorlu kış şartlarında aç, susuz, elektriksiz ve gazsızdı. Kasabayı terk etmek isteyen sivil halk Ermeniler tarafından ateş edilerek sürekli engellendi.
olan 2.605 Aile ve 11.356 nüfuslu Hocalı Kasabası Hankendi ile Ağdam’ı birbirine bağlayan yol üzerinde bulunup bölgenin tek havalimanı için de üs konumunda olması nedeniyle Ermeniler için çok önemli bir askeri hedef niteliği taşımaktaydı. Karabağ’ı işgal etme çalışmasını sürdüren Ermeniler Aralık 1991’de Azerilerin yaşadığı Kerkicahan Kasabası’nı alınca Hocalı tamamen Ermenilerin Ablukasında kaldı. Ermeniler tarafından özellikle sivil kesim hedef alınarak sürekli bombalanan Hocalı’daki halk zorlu kış şartlarında aç, susuz, elektriksiz ve gazsızdı. Kasabayı terk etmek isteyen sivil halk Ermeniler tarafından ateş edilerek sürekli engellendi.
25 Şubat’ı
26 Şubat’a bağlayan gece bölgedeki Rus destekli Ermenistan’ın ve 366. Motorize
Piyade Alayı’nın desteğindeki Ermeni güçleri tarafından Hocalı Kasabası’nın
giriş ve çıkışları kapatılarak Azeri resmi kaynaklarına göre 83 çocuk, 106
kadın, 70’ten fazla yaşlı dahil olmak üzere toplam 613 sivil hunharca öldürüldü,
487 kişi ağır yaralandı, 1275 kişi rehin alındı (Çoğunun akıbetleri meçhuldür),
150 kişi ise kaybolmuştur. Öldürülenler arasındaki 56 hamile kadının karnı
yarılmış, pek çok kişinin gözleri oyulmuş, vücut ve kafa derileri diri diri
yüzülmüştür.
LÜTFEN BU
VİDEOYU İZLEYİN: www.youtube.com/watch?v=285Kpp7H4FE
“Memorial”
İnsan Hakları Savunma Merkezi, İnsan Hakları İzleme Örgütü, The New York Times
gazetesi ve Time dergisine göre katliam, Ermenistan’ın ve 366. Motorize Piyade
Alayı’nın desteğindeki Ermeni güçleri tarafından gerçekleştirilmiştir. Ayrıca,
Karabağ Savaşında Ermeni kuvvetlere komutanlık yapmış bugünkü Ermenistan
Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan ve Markar Melkonyan’ın aktardığına göre kardeşi
Monte Melkonyan, katliamın Ermeni güçler tarafından yapılan bir intikam
olduğunu açıklamıştır.
Oktay
Ekşi’nin aktarımına göre o vahşeti yaşayan ve sonra Beyrut’a yerleşen Ermeni
gazeteci Daud Kheriyan, ’for the sake of cross’ (haçın hatırı için) isimli
kitabında (sayfa: 62-63) şu satırları aktarmaktadır: "...GAFLAN denen ve
ölülerin yakılmasıyla görevli Ermeni Grup, Hocalı’nın 1 kilometre batısında bir
yere 2 mart günü 100 Azeri ölüsünü getirip yığdı. Son kamyonda 10 yaşında bir
kız çocuğu gördüm. Başından ve elinden yaralıydı. Yüzü morarmıştı. Soğuğa,
açlığa ve yaralarına rağmen hala yaşıyordu. Çok az nefes alabiliyordu.
Gözlerini ölüm korkusu sarmıştı. O sırada Tigranyan isimli bir asker onu
tuttuğu gibi öteki cesetlerin üstüne fırlattı. Sonra tüm cesetleri yaktılar.
Bana sanki yanmakta olan ölü bedenler arasından bir çığlık işittim gibi geldi.
Yapabileceğim bir şey yoktu. Ben Şuşa’ya döndüm. Onlar haç’ın hatırı için
savaşa devam ettiler."
İnsan
Hakları İzleme Örgütü, Hocalı Katliamı’nı Dağlık Karabağ’ın işgalinden bu yana
gerçekleşen en kapsamlı sivil katliamı olarak nitelendirmiştir.
Burnumuzun
dibindeki Azerbaycan Ermeniler tarafından işgal edilirken, insanlarımız
katledilirken maalesef Türkiye’nin sesi hiç çıkmamıştır. Nerede büyük
devletlik? “Ulan dur yoksa ben devreye gireceğim” diyemedik. Geçen 23 yılda bir
şey diyebildik mi? Diyemedik...
Dağlık
Karabağ bölgesinde artık hiç Azeri yaşamıyor. Üstelik Karabağ’dan daha fazlası
da işgal edildi Ermeniler tarafından. Şu anda Azerbaycan’ın %20’si Ermeni
işgali altında. 9 milyon nüfuslu Azerbaycan’da adına “kaçkın” dedikleri 1
milyondan fazla insan Azerbaycan’ın çeşitli yerlerinde kötü şartlarda mülteci
konumunda yaşıyor.
Her yıl
sokaklara dökülüp "Hepimiz Ermeniyiz" pankartları taşıyarak gösteri
yapanlar iş Azerbaycan işgaline, Hocalı katliamına gelince "DUYMAZ,
GÖRMEZ, BİLMEZ" konumuna geçmektedirler.
Haa,
birileri daha bu konumdadır; Filistin’e Mısır’a ağıt yakanlar. Çünkü onların
nazarında Hocalı’da katledilenler insan bile değillerdir.
KARABAĞ
Kafkas
dağlarının güney doğusunda yer alan 4392 km2’lik Karabağ; Azerbaycan
Cumhuriyeti sınırları içinde Kür, Aras nehirleriyle Gökçe Göl arasında batıda
Ermenistan, güneyde İran sınırına yaklaşan kuzeyden güneye 120 km, doğudan
batıya ise 35-60 km uzunlukta dağ ve ovalardan oluşan bir bölgedir. Bu
coğrafyanın üst kısımları, dağlık bir bölge olduğundan Dağlık Karabağ veya
Yukarı Karabağ olarak da adlandırılmaktadır. Bölge maden yatakları, mineral
suları, orman ürünleri ve tatlı su balıkçılığı ile önemli bir merkezdir.
210.000 hektar tarıma elverişli arazi bulunmaktadır. Alan olarak bütün
Azerbaycan’ın %5′i kadardır.
Tarih
boyunca Türk boylarının yerleştiği bölgeler arasında yer alan Karabağ;
Azerbaycan sahasında hüküm süren Türk devletlerinin de hâkimiyet alanı
içerisinde olmuştur. Karabağ’ın da içinde olduğu Revan, Nahçıvan, Gence gibi
Azerbaycan hanlıkları 1828′deki Türkmençay Antlaşmasıyla Rusların eline geçti.
Bu tarihten sonra Ruslar, İran ve Anadolu Ermenilerini, Kafkasya’ya getirerek
Karabağ’a yerleştirdiler.
1823’de
Karabağ’da ahalinin sayısı ve milli terkibi aşağıda gösterildiği gibidir:
Azeri
Türkleri Aile sayısı: 15.729 (% 78)
Ermeni Aile
sayısı: 4.366 (% 22)
Toplam Aile
sayısı: 20.095
1832
yılındaki ilk resmi Rus sayımına göre Karabağ nüfusunun % 64′ü Azerbaycan
Türk’ü, % 34′ü Ermeni idi. Özellikle I. Dünya Savaşı sonrasında Ermeni
göçlerinin çok olması ve bunların Karabağ’a yerleştirilmesi Ermenilerin oranını
yükseltti. Böylece Azerbaycan sahasında suni bir Ermeni bölgesi
oluşturulmuştur.
Suat Zobu