Türk Milliyetçiliğine Dair (1)

Hem kendim için düzenli bir arşiv olsun diye, hem belki okumak isteyenler de olabilir ve onlar da faydalansın diyerek, ilk makalemi yazıyorum.
 
Gerek Türkiye’de ve gerekse dünyada Türk Milliyetçiliği konusu kesintisiz olarak devamlı konuşuluyor.
Bu konuda farklı fikirler belirtiliyor ve ben de kendi fikr’i nüanslarımı da sunarak ve bunları kaynaklar, argümanlar ve elimizde olan verilerle beslemeye çalışarak bu konuyu uzun bir seri halinde ele almaya çalışacağım.

Türk Milliyetçiliği’nin tarifini yapabilmek için öncelikle, Türk nedir? Türk kimdir? gibi soruların cevaplanması gerekmektedir.

Türkiye’de özellikle geçtiğimiz birkaç yıl içinde ortaya çıkan altkimlik ve üstkimlik mevzularına bakınca, Türk’ün tarifini sadece Türkiye ele alınarak yapmak yeterli derecede objektif olmayacaktır.

Dünyada suan 7 tane ayrı Türk devleti var, bu demektir ki, Türk’ün ve Türk Milliyetçiliği’nin tarifi de daha üst perdeden ve daha uluslararası mahiyette daha yüksek bir boyuttan bakışla yapılmalıdır.

Türk kimdir sorusunu cevaplarken, sizi mitolojilere, bilinmeyenlere, %100 ispatlanmamış veya dünya tarafından %100 kabul görmemiş kadar eski tarihlere götürmeyeceğim.
Çünkü konuyu ele alırken, objektifliği elden bırakmamak temel esaslardan biri olmalıdır.

Türk sözcüğünün tarihte bilinir olduğu dönem için, miladi yüzyılların hudutları dahilinde kalacağım.
Tarihçiler tarafından itiraza maruz kalmayan Hun’lar veya Hun’lar sonrası Apar’lar o da olmadı Göktürk’ler döneminden itibaren ele alacağım, ki objektif hudutları dahilinde konuya giriş yapmış olayım.


Bu deneme mahiyetindeki birinci bölümü burada sonlandırıyorum.



.