HARALAMBOS AZİNAS VE ATATÜRK DESTANI ÜZERİNE

YÜREĞİN SESİ KIBRIS - Prof. Dr. Ulvi KESER
11 Kasım 2013 
“ Prof. Dr. Ulvi KESER Yazdı... „


Acılı ünlememi yineleyerek

Toplamak istiyorum büyüklü küçüklü herkesi

Siz hazır bulunanlar; Kulak verin sözlerime

Kemal Atatürk’ün hayatını anlatacağım.

Ölüm bulutlarının ırkını örttüğü


Avrupa’yı bir baştan bir başa yasa boğduğu

Bu olaydan ürpermedik tek yürek bırakmayacağım.

Acı haberi o günlerde radyolar; her yana yaymaya başlarlar

Bir ozan olarak ben de bunu yazacağım

Köy demeden kent demeden destanımı okuyacağım

Özgeçmişini, doğumunu anlatacağım ilkin

Sonra kahramanlıklarına gelir sıra

Üçüncüde başarıları var; ölümü dördüncü, cenaze töreni beşinci olsun

Derler ki Selanik doğumlu imiş ve tarih adını ölümsüz koymuş

Gören hayran kalırdı ona; ulusuna övünç, vatanı için yarar idi.

Türk soyundan uyanık, canlı.

Nice yüksek okuldan geçmiş, iyi öğrenimli

1880 yılında doğmuştu; tanınmış bir ana babanın oğlu değildi ama

Ünlü kişi olmuştu; henüz sıradan bir er iken

Kısa sürede kanıtlar kendini

Bir görev tutkunu, bir yurtsever olup çıkar

Ve gizli bir örgüt oluşturur; amacı yükselip komutan olmaktı

Ve yönetimi alaşağı ederek; başa geçmek

Ve misyonunu tez elden başlamaktı

Ne ki daha önce ; duydum ve öğrendim ki

Devrin padişahı Sultan Hamid; kuşkulanıp da

Şam’a sürer onu 1915 yılında

Zaman akar, şimdi Bulgaristan’ın; Türk elçiliğinde bir üye görürüz onu

Dahası var; 917’de; dirençle ve yürekten savaşır Çanakkale’de.

Arkasından çetecilik dönemi gelir ve büyür gün günden yandaşları.

Yararlık ve başarılarını gördükçe halk.

Ona yürekten bağlanır.

En yüce güç kendisi olunca da; açar Sultan’a isyan bayrağını

Sultan bu durur mu? Onu sürgüne yollar anında

Akrabalarını da yanı sıra; çeke çeke ve zorla

Yaklaşık 3 ay gibi kısa bir sürede

Sultan egemenliğini kaldırır her yerde

Avrupa’yı örnek alıp kendi bildiğince

Sert ve saygın yasalar koydu ülkesine

Bu büyük adamın, Türkiye önderinin

Nefret ve kötülüğü kaldırmak oldu ilk işi

Diyelim açmazlık içinde olduğu Yunanla

Ki hiç nedensiz düşman idiler; oturup anlaştılar

Ve köklü bir dostluğun temelini attılar

Arkasından bu dostluk halkası büyür

Ve tüm Balkanları içerir; bitsin artık nefret ve savaş

Ülke kalkınması önde gelir

Demiştik Atatürk istenç ve özveriyle

Kolları sıvar, ülkesini yüceltmeye koyulur

Yazı kaldırılır ilk adımda; yerine Latin abecesi uygulanır

Arkadan çok eşliliğe son verilip

Softaların camilerden kovulması gelir; fesle çarşaf atılır

Eski tutkunluklar bir yana bırakılır

Ve de ortalık temizlenip buz gibi olur sonunda

Bütün bunları bitirince; dedi; kadın-erkek şapka giyecek bu ülkede

Özgürlük tanıdı Türk kadınına

Yarfgıç, doktor ve öğretmen; memur ve avukat olsunlar

Orduya girsinler, pilot olsunlar istedi.

Gereğince ve gücünce çalışıp; düşlerini gerçek kıldı.

Çağdaş programlardı uygulanan

Bundan yepyeni bir kuşak yaratıldı.

Vatan yüceldi yüceldi; Kemal adı ona ün kazandırdı.

Buna hayran olan Türkler değildi özelde

Tüm ülkelerde vardı bu tutkunluk genelde.  

Derken bu yıl az rahatsızlanır ve üç gün hasta yatağında kalır

Alman doktorlar gelip ona bakarlar

Başkaca bilgiçler de ellerinden geleni yaparlar

Sağlığa kavuşması için tümden yakarır Yunan halkı
Eller Tanrıya açılır, mumlar yakılır...

Ne ki iyileşme belirtilerinin ardından

Ölüm gelir, dünyayı acılara gömer

Acı haber yayılır yayılmaz; Türkiye bir baştan bir başa alt üst olur

Ve ardından bütün dünyayı yıldırım gibi

Bir matemdir kaplar; cenaze töreni için

21 Kasım saat 11 saptandı

Bu 10 günlük süreyle; naşını ziyarete fırsat vermek istendi

Dolmabahçe Sarayı ışıklar içinde

Binlerce halk dışarıda toplanmış beklemekte

Halkın saraya girişi yasak edildi; çünkü ağlamaktan çoğu baygınlık geçirdi

Yanında kız kardeşi ağlayıp döğünmekte

Adını her saniye dilinden düşürmemekte

Özellikle iyi öğrenim görmüş

Pilot okulunu bitirmiş kızı; ne ekmek ne su ne de uyku hatırlamadan

Ağlayıp gözyaşı döker olmuştur; hem and içti ‘babasız yaşamam.’ diye

Milyonla insan dışarıda beklemekte

Ölmüş de olsa onu görmek istemekte

Derler ki kortej hareket edince; onu görmek için millet birbirini çiğnemiş

Ölenler 10 kişi, arada bayılanlar da başka

Konuşma yaptı tam 31 aytaç; çelenkler konuldu, gözyaşı döküldü

Tamamı tamamına beş yüz bin lira onayladılar

Bu ödeneği cenazesine ayırdılar

Temsilciler geldi tüm ülkelerden; Balkandan, uzaklardan ve Avrupa’dan

Törende saygı duruşunda bulundular

Bando eşliğinde; kortej Ankara Kalesi karşısına gelince

Konuşacak diye bir kişi; dört yol ortasında durdular

Söylenenlerden gözyaşı döktü taşlar bile

Uyan ulu önder, Türk’ün atası uyan!

Halkın övüncü, ulusun baş tacı uyan!

Uyan ve çevreni gözet; yarattığın yeni kuşağı göresin

Sevdiklerini, konuşmak istediklerini

Ve seni izleyen dostun Metaxas’ı göresin;

Bak nasıl yaş dökerek yanında durmaktalar.

Atanın ailesi tabutun yanında; önde, arkada, sağda solda askerler

Büyük bir kortej ve görkemli bir törenle

Onu götürüyorlar

Sen ölmedin Kemal, ölümsüzsün; yaşıyorsun ve herkes hayrandır sana

Dost yüreklerdedir senin yerin.

Sen unutulmazsın; adın unutulmazdır

Dilerim ismet İnönü seni unutturmasın; çizdiğin yolu o da izlesin

En büyük avuntu bu olur senin için yaş dökenlere

Sizler burada hazır bulunanlar; rahmete ve anmaya vesiledir diye

Alınız destanımdan bir tane

Bana düşen bir görevdi bu; yerine getirdim işte

Şimdi duasını versem gerek

Sözü noktalarım; Ruhu şad olsun.’ diyerek”


    Bu muazzam destanı kim mi yazdı diyorsunuz. Söyleyelim hemen; Kıbrıslı Rum ozan Haralambos Azinas yazdı efendim, hem de tam Atatürk’ün ölümünün ardından, 1938 yılında. Anlayana! Dostlukla kalın.